Category : Memduh Şevket Esendal

memduh şevket esendal, memduh şevket esendal yazılar, memduh şevket esendal yazıları, memduh şevket esendal şiirleri, memduh şevket esendal aşk şiirleri, memduh şevket esendal kimdir, memduh şevket esendal sözleri, memduh şevket esendal kısa sözleri, en güzel memduh şevket esendal sözleri, memduh şevket esendal eserleri,memduh şevket esendal hikayeleri

Uğursuzluk

Uğursuzluk

Beşinci şubeden Hayri geldi; otuz, otuz beş yaşlarında, bekâr, üstü başı düzgün, biraz saf, gayet terbiyeli bir me­mur; elinde imza edilecek evrak, göğsünü ilikleyip müste­şarın kapısına yaklaştı. — Beyefendinin yanında kim var? diye, hademeden
Otlakçı

Otlakçı

- Efendim, tütün tabakasını ortada unutmaya gelmiyor, insafsız herif, tütünün ne kadar saçak yeri varsa içti, tozları bana kaldı. Çok otlakçı gördüm ama böylesine hiç rasgelmedimdi. Bizim rahmetli İlhâmi de otlakçı idi ama hiç
Menevşeler Ölmemeli

Menevşeler Ölmemeli

Kar uyuşuk, isteksiz ve zevksiz yağıyordu. Hava, gökyüzü ile yeryüzünün arasını dolduran boşlukta katılaşmış, zaman katılığında erimişti ve kar bu katılıkta, ancak boğulmamak için uykuda ve düşsü, sallanıyordu. Gökle toprak arasında bir bocalayıştı bu.
Mendil Altında

Mendil Altında

"Ağustos Cuma günü. Sicil müdürü Cavit Bey, yemekten sonra minderin üstüne uzanmış, uyumak istiyor ama karasinekler rahat bırakmıyor. Köylülerin duvar diplerine uzanıp yüzlerine birer mendil örterek mışıl mışıl uyudukları gözünün önüne geldi. İmrendi. Uzandı,
Hayat Ne Tatlı

Hayat Ne Tatlı

Temmuz, öğle vakti. Komşuda bir kadın sesi... Nereye bağırdığı anlaşılmıyor. Belki çocuğuna haykırıyor. Müezzinin duvarlarından tahtaboşa bir kedi atladı. Birkaç ev ötede, bir tavuk gıdaklıyor, bir horoz da ona yardım ediyor, sanki dem tutuyor!
Hamit İçin Bir Yazı

Hamit İçin Bir Yazı

İki genç arkadaş, yemekten gelmişler, matbaanın üst katında, bir odada dinleniyorlar. Biri bir koltuğa oturmuş, ayaklarını da bir sandalyeye uzatmış, dişleri arasında sönmüş bir pipo, haftalık, aylık dergileri karıştırıyor. Öteki, arkadaşının karşısındaki kanepeye uzanmış
Bu Yollar Uzar

Bu Yollar Uzar

Postacı Hayri; 26 yaşında bir delikanlı. Belediye kâtibine bir kağıt götürmüştü, dönerken kasabın çırağına rasgeldi. Çırak onu görünce durdu: Hayri’ye: — Kuzu ciğer istemişsin, dedi, usta ayırdı. Eve götürdüm, kimse yoktu. İstersen şimdi al,