Çiçekle Konuşma (Cahit Külebi)
Çiçekle Konuşma Artık ne pencerem var seni koyacak Ne masam Sevgilim de yok bu şehirde Çiçek seni alıp ne yapsam Cahit Külebi Bu.
Çiçekle Konuşma Artık ne pencerem var seni koyacak Ne masam Sevgilim de yok bu şehirde Çiçek seni alıp ne yapsam Cahit Külebi Bu.
Yakınma Bir halin var seviyorum Küçük ellerinden daha çok Bir halin var özlüyorum Sıcak dudaklarında yok Yıldızlı gözlerinde ayrı ufuk Bir halin var düşünüyorum.
İstanbuldaki İstanbul’da bir sevdiğim vardı Keçi yavrusuna benzer, Rüzgar eserdi hafiften gözlerinde Halden anlardı. Bütün Şehzadebaşı bilir hikayemizi, Gülhane parkı bilir, gemiler bilir, Gelip.
Sevda Bildim ki yalnız nasibim sen, Ekmeğim senden gelirmiş İnsan uyuyabilirmiş izin verirsen. Dolaşamıyorum sokakta Rüzgarlarla serinlenemiyorum Esneyip gerinemiyorum Upuzun yatamıyorum parkda Bir mavi.
İstanbul Kamyonlar kavun taşır ve ben Boyuna onu düşünürdüm, Kamyonlar kavun taşır ve ben Boyuna onu düşünürdüm, Niksar’da evimizdeyken Küçük bir serçe kadar hürdüm..
Evvel Zaman Asardın okulu her sabah Sen de aşıktın bir zamanlar, Geceleri sokak sokak gezerdin Ellerin ceplerinde, yıldızları sayarak. İnsanın sevdası on beşinde Horoz.
Rüzgar Şimdi bir rüzgâr geçti buradan Koştum ama yetişemedim. Nerelerde gezmiş tozmuş Öğrenemedim. Besbelli denizden çıkıp Kıyılar boyunca gitmiştir. Tuz kokusu, katran kokusu, ter.
Gel Seninle Resim Yapalım Gel seninle resim yapalım Bir yüz çizelim ince, Küçük nezleli bir burun Ve gözler zeytin iriliğinde. Sonra bir gelincik, ince.
Temmuz Vücudun çıra gibi tutuştu tutuşacak Saat üçe doğru bir temmuz gününde, Yani beni düşüneceksin, ya da bir başkasını Gülecek, konuşacak, dinleyeceksin İncecik parmakların.
Hasret…. Şimdi tarlalarda güneş vardır. Karlar donmuştur otların uçlarında.. Artık akşamları dinlenemem Başım avuçlarında. İçi korku dolu kış gecesi Hiç yatağın yok mu sıcak.
Kadınlar Neden kadınlar böyle sıcak? Neden kadınlar böyle taze? Yaz gelince basmalar giyerler Sade. Ben yine çocukları severim Bütün kadınlardan ziyade. Cahit Külebi .
Sevda Bahçesi Bir gül mahzun durur bahçede Yaprakları yorgun. Sen pembe güllerin en pembesi! Hasta solgun. Bir gül taze durur bahçede Yaprakları diri. Sen.
Güzelleme!! Evinizin önünde dolaşsam Seni bulamazdım, Sen gözlerinde bahçeler olan Şimdi evimdeki karım. Senin kadar güzel olsun çocuklarım Gökyüzü bugün ne kadar da çok.
Bizim Dağlar Ararat dağı anamın pişirdiği Çocukluğumda yediğim nişastadır. Yıldız dağı bir ekilmiş tarladır Mevsim mevsim yıldızların bittiği. Sultan dağında ak kuzular meleşir Uzun.
Açık Biz hep açık konuştuk. Gökyüzünden maviydi sözlerimiz. Sığ bataklarda değildik, kuşlar gibiydik, Uçarıydık. Gözlerimizde Şavkıyan parıltılar gibiydik. Biz iyiye iyi, güzele güzel dedik..